Suriyeli sığınmacıların geleceğe dair korku ve umutları üzerine bir saha çalışması…

Boğaziçi Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Tolga Sınmazdemir, Harvard Business School öğretim üyesi Kristin Fabbe ve UCLA öğretim üyesi Chad Hazlett, Gaziantep’teki Suriyeli sığınmacılarla bir saha çalışması gerçekleştirdi.

Daha önce Suriyeli sığınmacıların Türkiye'de yerel halk tarafından nasıl algılandıkları üzerine bir anket çalışması yapan Boğaziçi Üniversitesi öğretim üyesi Tolga Sınmazdemir, bu çalışmanın devamı olarak, Harvard ve UCLA’dan akademisyenlerle birlikte bu yılın Ocak ve Şubat aylarında bu defa Suriyeli sığınmacıları kapsayan bir araştırma gerçekleştirdiklerini kaydetti.

Gaziantep’teki saha çalışması kapsamında yürüttükleri anketi tamamladıklarını belirten Sınmazdemir, elde ettikleri ilk bulgulara göre Suriyelilerin ülkenin bütünlüğünü savunmaya devam ettiklerini ve IŞID'i en az Esad rejimi kadar ciddi bir tehdit olarak gördüklerinin altını çizdi.

Sınmazdemir, Gaziantep’te yaşayan ve tamamına yakını Halep’ten gelen Suriyeli sığınmacılar arasında yaptığı anketin ilk bulgularını şöyle özetledi:
‘’Ankete katılan Suriyelilerin büyük kısmı, ülkelerindeki savaş dolayısıyla yaşadıkları travma ve kayıplara rağmen, Suriye’ye dönmek istiyor ve Suriye’nin bütünlüğünü destekliyor. IŞİD ve Esad rejimini iki temel tehdit olarak gören Suriyeliler, savaşta karşı tarafta yer alan gruplarla bir arada yaşamak istemiyor ancak her siyasi görüşten Suriyeliye destek olmak konusunda tereddüt göstermiyorlar’’.

Anketin ilk bulgularını Washington Post bünyesinde yayınlanan Siyaset Bilimi blogu Monkey Cage’de yayınlayan Sınmazdemir, bu çalışma kapsamında 170’i erkek 94’ü kadın sığınmacı olmak üzere toplam 264 Suriyeli ile mülakatlar gerçekleştirdiklerini belirtti.

Anketle ilgili yayınlanan bulgularda görüşme yapılan sığınmacıların yüzde 69’unun ağır bombalamalar yüzünden yaşadıkları bölgeleri terk etmek zorunda kaldığı, yüzde 27’sinin ise bu bombalamalarda evlerinin tamamen yok olduğu görülüyor. Ankete katılanların yüzde 45’i evlerinin ağır hasar alarak artık yaşanamaz durumda olduğunu belirtiyor. Çalışmaya katılanların yüzde 42’si Suriye için birincil güvenlik tehdidinin IŞID olduğunu söylerken yüzde 23’ü rejimi işaret ediyor; yüzde 21 oranında ise görüş bildirmemeyi tercih ediyor.
Yrd. Doç. Dr. Tolga Sınmazdemir, Harvard Business School öğretim üyesi Kristin Fabbe ve UCLA öğretim üyesi Chad Hazlett tarafından yürütülen saha çalışmasında görüşülen sığınmacıların büyük bir bölümü eve dönmeyi umut ediyor.

Savaşın sona ermesiyle eve döneceğini belirtenlerin oranı yüzde 95’i buluyor. Sığınmacıların yüzde 37’si, muhalif güçleri de kapsayan farklı silahlı grupları destekleyenlerle birlikte aynı mahalle veya bölgede yaşayabileceklerini söylerken sadece yüzde 18’I rejim destekçileriyle yüzde 11’i ise IŞID taraftarları ile birlikte yaşayabileceklerini belirtiyor.

Araştırma ekibinden akademisyenler, Suriye savaşını sonlandırmak üzere Cenevre’de barış görüşmeleri sürerken gerek Suriye gerekse yurtdışında olan Suriyeli sivillerin ülkelerinin geleceği hakkında söz söyleme hakkından mahrum kaldıklarına dikkat çekiyorlar. Akademisyenler; temel olarak silahlı gruplar arasında yapılan barış görüşmelerinden çıkacak sonuçların Suriye’de uzun soluklu bir çözüm bulma yolunda geniş kitleleri tatmin edici olması gerektiğine dikkat çekiyorlar.

İlgili araştırmanın bulgularının yer aldığı yazıya şu linkten ulaşılabilir: https://www.washingtonpost.com/news/monkey-cage/wp/2016/03/15/new-survey...

Share